Ana Sayfa » Yayın Arşivi » KBB Klinikleri » 2001 » Postlarenjektomi Saliver Fistülünün Polimetilmetakrilat Plak İle Tedavisi: Olgu Sunumu
 

Postlarenjektomi Saliver Fistülünün Polimetilmetakrilat Plak İle Tedavisi: Olgu Sunumu

Özdoğan A., Yener M., Öktem F., Kalekoğlu N.

Larenjektomi sonrası fistüller hem hasta hem de cerrah için gerçekten can sıkıcı komplikasyonlardır. Bu durumun düzeltilmesinde birçok medikal ve cerrahi tedavi yöntemleri önerilmiştir, Elli bir yaşındaki erkek hastada, skuamöz hücreli karsinom nedeniyle boynun sol tarafına tip 1 modifiye radikal boyun diseksiyonu (Iarengofarenjektomi) uygulandı. Hastada serviral özofagostoma açıldı ve gastrik pull-up ameliyatı yapıldı. Ameliyat sonrası dönemde orta hatta, yoğun tükürük sızıntısının gözlendiği büyük bir fistül saptandı. Tüm konservatif tedavilere başvurulmasına ve cerrahi girişimlerin yapılmasına rağmen kapanma sağlanamadı. Ameliyat sonrası sekizinci ayda bile durum düzelmedi. Başarısızlığın ana nedeni, fistül alanında tükürük temasının sürmesiydi. Sonunda dil tabanına polimetilmetakrilat bir plak uygulanmasına karar verildi. Uygulama sonrası dönemde ratasyonel flepte iyileşme ve yarada kuruma gözlendi. Üçüncü haftada plak transoral yolla çıkarıldı ve hasta o andan itibaren normal beslenmesine geçebildi. FistüI kapatılmasında uyguladığımız tekniğin, orta büyük boyutlardaki tükürük bezi fistüllerinde başarılı olabileceği sonucuna varıldı.

Management Of A Postlaryngectomy Fistula With A Polymethy Lmethacry La Te Plaque: A Case Report

Özdoğan A., Yener M., Öktem F., Kalekoğlu N.

A fifty-one-year-old male patient with squamous cell carcinoma underwent total laryngopharyngectomy with type 1 modified radical neck dissection on the right side and a cervical esophagostoma was established followed by a gastric pull-up operation. Postoperatively, a large fistula was detected on the midline through which a profuse leakage of saliva was observed. All conservative therapies and repeated surgical attempts failed to obtain closure. After eight months of administration and application of a full range of medical agents and surgical technique, the situation did not improve. The main cause of failure was persistence of saliva contact with the closure site. Finally, placement of a polymethylmethacrylate plaque on the base of the tongue was performed. In the postoperative period, an appropriate healing of the rotational flap was observed, which rendered the wound dry. In the third week the plaque was removed transorally and from that date on the patient could resume normaloral feeding. The technique proved applicable to patients with moderate- to large- sized circular salivary fistulae.

KBB Klinikleri C:3/S:3 Syf:152-155

Kullanım Şartları
 LookUs & Online Makale